4 Ocak 2010 Pazartesi


Biliyorum gelmeyeceksin artık
gözlerim kaç batan günün ardına
takıldı bilirmisin
senden sonra güneş hiç doğmadı
ümit kırıntılarım rüzğarların
önünde savrulup yok oldular
gözlerim tan yerine çakıldı kaldı
ama hey hat güneş doğmuyor
biliyorum gelmeyeceksin artık
bir şubat rüzğarıydı
seni benden alıp götüren
senin gidişinden sonra
18 şubatlara düşmanım
her lahza bir 18 şubat sanki
nasılda gitmişdin geriye bakmadan
giderken arkanda bıraktığın
yıkılmış benden haberin varmıydı acaba
evet mecnun oldum olmasına ama
sen leyla olmadıkça
mecnunluk girdabında boğulan benim
bir nefes alabilmek ve verebilmek
uzun sanılan hayat işte bu kadar kısa aslında
bir nefes alıp vermek kadar bir şey
bu kısacık hayat ne acılar verdi bana bilirmisin
acıların her nefesi sanki binlerce yüzyıl gibi
oysa seninle dünyayı yerinden oynatacak
bir güce sahiptim
seninle karanlığı bir yumrukta paramparça edecektim
seninle hayat okadar uzun o kadar uzundu ki
seninle sonsuz dünyaların ebedi saadetini
yudumlayacaktım
biliyorum gelmeyeceksin artık
sensizliğin acısına ağıt yakıyor zaman
hey hat yoksun artık
mazide kalan sen zamanı ve hayatı yitiren ben
biliyorum gelemeyeceksin artık
gelmeyeceğinin bile bile
seni bekleyeceğim

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder